Çarşamba, Ekim 26, 2011

neden bizim küçük dünyamız

Bazen sustukça konuşmak istersin. Koştukça durmak.Ve bazen bitsin artık derken içimdeki fırtına , o rüzgarla saçlarının uçuşması hep seninle kalsın istersin.
Yeniliyoruz çoğu zaman.karşımızdakine,kendimize.... bir anda herşey bitiyo. yemek saçma , uyumak saçma ,.. herşey orda bitmiş gibi,içimdeki o fırtınada . Kaybolmak istiyorsun.içtiğin suda,uyuduğun yatakta ,gökyüzünde... sanki gidiversen başka yerlere 'hiç olarak' o zaman geçecek acın,soğuyacak kalbin. Ama öyle olmuyor işte. Burda kalman gerekiyor. Seçilip geldiğin bu yerden seçilerek gitmen gerekiyor. Tek benzer yönü hiç olmak... ama o da burda olmalı gidip hiç olmayacaksın, hiç olup gideceksin. Hem de kaçar gibi değil kavuşur gibi...ama nasıl?
Yenilmekle değil galiba sadece. Yenilip yenilenmekle...Böyle bakınca kaybolmak istemeden önce varolmak istiyor insan .Nereye nasıl gidicem?Önce var, sonra hiç olmak, sonra Kavuşmak!
İşte bende yenilmeden önce kocaman zannettiğim dünyamdan çıkınca dışardan bakınca küçük ama içinde bi o kadar büyük bir dünyam olduğunu farkettim .Öncekinden daha anlamlı, daha dolu küçük bi dünya ...bi tanecik oğlumla benim dünyam. Bizim Küçük Dünyamız...

Salı, Ekim 25, 2011

gökyüzüne bakamamak...

Bilmediğim bir yerdeyim.Halime hoca var yanımda,üstünde de gelinlik... Rüya işte :) bişeyler söylüyor bende ona insanın hayatını paylaştığı insanla bişeyler paylaşamaması şey gibi ,gökyüzüne bakamamak gibi diyorum .Uyanınca çok düşündüm.Neden gökyüzüne bakamamak...

Çoğu zaman insan gökyüzünde kendini bulur.Konuşur onunla ,içini döker. Bakmak yeter rahatlamaya.Sevildiğini hissedersin biri seni sarıp sarmalar bulutlarla .Sadece bakarsın . İçin huzurla dolar. Allah ile buluşmak aslında galiba .Çünkü sadece O'nda var bu huzur,sevildiğini gökyüzü kadar hissetme. Çünkü sadece O bu kadar anlar seni,sen kendinden bu kadar habersizken...

Şimdi ne kadar şükretsem az. Gökyüzüne bakabiliyorum artık .. hemde böyle...  

Linkwithin

Linkwithin